Kaygı kişinin çoğu zaman hissetmek istemediği bir duygudan ya da yüzleşmek istemediği bir durumdan kaçmak için kullandığı bir haldir.
Çoğu zaman altında hissetmekten kaçtığı bir ‘korku’ yatar. Korkuyu hissetmek ve bedende ona izin vermek yerine, korkuya ‘’reaksiyon’’ olarak kişi kaygıya kaçar.
Kaygılandığımız şeyler bizleri korkutan şeylerdir. Bizler korkuyu hissetmeyi sevmediğimiz için, ondan kaçış yolları ararız. Kaygı da bu kaçış yöntemlerinden biridir. Kaygı ağır bir enerjidir, kişi iç dünyasına dalar, düşünceler içinde yüzer, enerjisi düşer, zihni bulanır. Bu halin olandan kaçmak dışında hiçbir şeye faydası yoktur.
Örnek: ‘’Annemin sağlığı beni kaygılandırıyor’’. İnsan sevdiği bir insana zarar gelme ihtimalinden korkar. Bu duygu çok insanidir. O insanın sağlığına bir şey olmasından KORKMAya izin vermek yerine, kaygı denilen hale kaçar.
Kaygı sadece zihinsel bir durum gibi dursa da, kaygı halinin hem fiziksel bedenimizde hem de duygu dünyamızda yansımaları vardır. Kişi kaygılı halden çıkabilmek için önce bu hali keşfetmelidir.
- Kaygılı hali bırakmayı öğrenmek isteyen
- Duygulara bedende nasıl izin verileceğini öğrenmek isteyen
- Beden farkındalığını artırmak isteyen
- Beden üzerinde çalışma yapmayı seven herkesi bu buluşmaya bekleriz.
Konu Başlıkları:
- Kaygıyı ne için kullanıyoruz?
- Kaygının altında yatan asıl kök neden nedir?
- Kaygı ile korku arasında nasıl bir bağlantı vardır?
- Kaygının fiziksel, duygusal ve zihinsel bedende yansımaları nelerdir?
- Beden çalışması: Kaygıyı 3 seviyede (fiziksel – duygusal – zihinsel) bırakmayı öğrenmek.
Seans sırasında yanlarında olması gereken şeyler:
- Rahat uzanabilecekleri bir yer (mat, yatak, geniş bir koltuk…)
- Pike ya da yorgan
- Su
- Kalem, kağıt